27 Şubat 2016 Cumartesi

KARŞI TARAF VEKALET ÜCRETİ AÇISINDAN YARGITAY 21 HUKUK DAİRESİNİN BİR KARARININ ELEŞTİRİSİ

Av. ENDER DEDEAĞAÇ

“ İnsan çuvaldızı başkasına batırmadan önce iğneyi kendine batırmalıdır.”

Söz Konusu karar Yargıtay 21 Hukuk Dairesi’nin 16.10.2015 gün ve 2015/2003 E 2015/17761 K sayılı kararıdır.
Bu davada, iş kazasından kaynaklı ölüm olayı nedeni ile, ölenin yakınları tarafından maddi ve manevi tazminat talep edilmiştir. Ölenin yakını olarak kaç kişinin davacı olduğu söz konusu Yargıtay kararından anlaşılmamakla birlikte, kararın birden fazla yerinde “ölenin yakınlarına” dendiği için, davacıların birden fazla olduğu açıkça anlaşılmaktadır.
Kararda yer alan ifadelere göre, yerel mahkeme, her bir davacı için ayrı ayrı maddi ve manevi tazminata hükmetmiştir.
Yerel mahkeme bu hükümle birlikte, her bir davacı için, ayrı ayrı, karşı taraf vekalet ücretine hükmetmiştir. Yargıtay 21 Hukuk Dairesi’ne göre, yerel mahkemenin yapmış olduğu bu uygulama daha doğrusu almış olduğu bu karar usul ve yasaya aykırıdır.
Yargıtay’a kararında yer alan ifadeye göre, davanın tek bir başvurma harcı ile açılmış olması nedeni ile, ayrı ayrı vekalet ücreti verilemez.
Öncelikle, dava harçları açısından olayı değerlendirmekte yarar bulunmaktadır. Bilindiği gibi, harcın miktarının belirlenmesi ve alınması, dava açarken yazı işleri müdürünün/tevzi bürosunun hesaplaması doğrultusundan gerçekleştirilir. Bu uygulama, kalem yönetmeliğinin düzenlenmesinden kaynaklanmaktadır. Yazı işleri müdürü harcın miktarında tereddüt ederse, ilgili yargıca başvurarak harcın doğru olarak alınmasını sağlar. Yazı işleri müdürünün, bu konuda yargıca başvurması Harçlar Kanununun doğasından kaynaklanmaktadır. Çünkü Harçlar kanunu 27 ve 30 maddelerine göre, harcı yatırılmamış yada noksan yatırılmış davada, yargılamaya devam edilemez. Harcın yatırılmasının istenmesini takip eden üç ay içinde harç yatırılmaz yada tamamlanmaz ise dava  HMK 150 maddesi gereği açılmamış sayılır.
Görüldüğü gibi, harcın tahsili, yargıca yüklenmiş bir görevdir. Yargıcın görev yapmaması nedeniyle tarafın sorumlu tutulması düşünülemez.
Yargıtay 21 Hukuk Dairesi, buradaki talepleri, ihtiyari dava arkadaşlığı olarak görmüş ve davaların yığılması olayı olduğunu kabul ederek, her bir davacının talebi için ayrı harç alınması gerektiğini düşünmüştür. Dairenin  bu görüşüne katılmakla beraber, uygulamasına katılmadığımızı belirtmek isteriz.
Kanımızca, Yargıtay harcın tamamlanması için, dosyayı yerel mahkemeye göndermeli ve davanın harç tamamlandıktan sonra görülmesini ve karara bağlanmasını bozma nedeni olarak göstermeli idi.
Ancak, burada, geçenlerde okuduğumu düşündüğüm ancak bir türlü bulamadığım bir kararda belirtildiği gibi, eğer, yargılama sırasında ki noksan harç, yargılamanın bir aşamasında örneğin, davanın sonunda, karşı tarafça ödenmiş ise Harçlar Kanunu 32 maddesi ışığında hareket ederek, harcı ödenmiş bir dava gibi incelemesini yapmalıdır.

Bilindiği gibi, mahkemeler dışında, harç tahsil edenlerin, noksan harç tahsil etmesi halinde bu harçların öncelikle noksan harç tahsil edenden alındığı, bilinen bir gerçektir.  Örneğin icra müdürlerinin yada noterlerin noksan harç alması halinde, Adalet Bakanlığı müfettişlerinin teftişi sonucunda, bu işlemlerin Maliye Bakanlığı’na ihbar edildiği hatırlandığından, başlıkta yer alan “ İnsan çuvaldızı başkasına batırmadan önce iğneyi kendine batırmalıdır.” Deyiminin yazıya ne kadar uygun düştüğü anlaşılacaktır.

Ek

04.03.2016 tarihinde, Gölbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmekte olan bir davam için, başvuru harcı tamamlaması yapılması istediğimde, yani ikinci kez başvuru harcı alınmasını talep ettiğimde, katip arkadaşlar, bu isteğimi, UYAP programında gerçekleştirebilmek için, az da olsa uğraştılar.

Bu arada, aklıma bir soru takıldı, bu soru "Yargıtay'a göre, davaların yığılması yolu ile talep ettiğimiz, ihtiyari dava arkadaşlığına ilişkin davalarda, başvuru harcının, bir kez alınmasını, karşı taraf vekalet ücretini yönünden değerlendirerek, vekalet ücretine hak kazanılmadığından söz edebildikleri halde davanın tarafının da hak sahibi olamadığından söz etmemiş olmasının nedenleri nedir ?" Çünkü onlar açısından da başvuru harcı alınmadan görülmüş bir dava vardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder